KAMBOS kendine özel has bir güzelliğe sahip,konaklamak için ideal bir sessiz yerdir. Sakız şehrinin büyük ve renkli alış-veriş merkezi bu bölgenin yanındadır. Turizim için uygun bir yer olduğu kadar, adayı keşfetmeniz ve geziler düzenlemeniz için de uygun bir bölgedir. Şayet, gerçekten, şehrin gürültüsünden ve stresinden uzaklaşmak istiyorsanız, o zaman, Sakız Adası'na gelmenizden ve KAMBOS 'taki "ΚRİNİ" yi dinlenmek için seçmenizden başka birşey kalmıyor. Bölge, Avrupa çapında, "kendine özel has güzelliği" olan eşsiz bir bölge olarak nitelendirilmiştir. Burası Sakız şehrinin güneyinde bulunmaktadır ve büyük bir ovalık bölgeye yayılmaktadır. Buranın küçük yollardan oluşan yoğun bir sokaklar sistemi vardır. Bölgenin en büyük bölümüne turunçgiller ekilmiştir. KAMBOS'un görünümü öbür Ege adalarının manzaralarına hiç benzemiyor,buranın kendine has özelliği var. Sakız Adası'nın bu verimli bölümü, 14. yüzyılda, adanın Cenevizliler egemenliği altındaki döneminde, yerleşim bölgesi olarak kullanılmaya başlanmıştır.
|

|
Cenevizliler, o dönemin standartlarına göre, ekonomiyi ve ticareti organize edenlerdir. Sakız ağacından sonra, Kambos'ta, sistemli olarak, turunçgillerin yetiştirilmesine başlamışlar ve aynı zamanda ürünlerin ihracatının gerçekleşmesini sağlamışlardır. Adanın aristokrat aileleri ise, burada yazlık, lüks mekanlarını inşaat etmeye başlamışlardır. Bu yerleşim yerlerinin en büyük özelliği yüksek bahçe duvarlarından ve büyük kemerli giriş kapılarından oluşan bir ihtişamlı görüntüye sahip olamalarıdır. Bu büyük bahçe duvarlarının arkasında her yerleşim yerinin kendine ait bir "avlu hayatı" vardır. Bu yerleşim yerlerinin içindeki mekanlar genellikle iki katlıdır, ender olarak üç katlı olarak bulabiliriz. Bu evler rahat ve geniş evlerdir, dört bir yanında pencere olduğu için her taraftan manzara seyredilebilir, geniş ve büyük dış merdivenleri vardır. Avlular ise merakla dekore edilmiştir, geniş ve rahattırlar, zemin taş döşeme ya da "çakıl taşları" ile nakış gibi işlenmiştir.
|

|
Ayrıca gölgeli ağaçlar, göz kamaştıran çiçek bahçeleri, sulamayı sağlayan "büyük çarklı-kuyu"lar, büyük taş havuzlar, çardaklar, ya da asmalar vardır. "KRİNİ" o çağın "canlı" örneklerinden biridir. Günümüzde bu çiftlik Kaptan Yanni ve eşi Katerina Dimitriyadi'e aittir. Burası, ilk sahibinin adı olan "Valtikudyο" olarak ta bilinmektedir. "KRİNİ" ismini ise avluda bulunan ve mekanın giriş avlusunu süsleyen mermer çeşmeden almıştır. Bu çiftlik evi, 17. yüzyılın klasik özelliklerini taşıyan ve dönemin mimarisini gösteren bir köşktür. Binadaki yıpranmaların başlıca iki sebebi yılların geçişi ve 1881 yılında, Sakız Adası'nda olan büyük depremdir. Bazı yardımcı binalar sonraki yıllarda eklenmiştir, bu binalar köşkün görüntüsünü bozmamışlardır. Çiftliğin içinde başka bir küçük çiftlik daha var, bunun var oluş sebebi depo olarak kullanılması ve ihraç için belirlenen turunçgillerin paketlenmesi için kullanılıyordu. İşte bu, yabancılar için "VILLA KRINI" olan "KRİNİ"dir....
|
Kambos'un resimleri
|
|